İbrahim Tatlıses'in kızı Dilan Çıtak Bodrum'u birbirine katmıştı! Olayların ardından ilk kez konuştu! 'Gerçekler ortaya çıkacak'
Daha önce uçakta çıkardığı olayla hafızalarda yer edinen İbrahim Tatlıses'in bir süredir küs olduğu kızı Dilan Çıtak yine skandal bir olayla gündeme geldi.
Bodrum'da Dilan Çıtak'ı polis durdurup ehliyet ve ruhsat sormak istedi. Bunun üzerine aracıyla hareket etmeye çalışan Çıtak'ı polis ekibi durdurmaya çalıştı. "Dur" ihtarına uymayan Çıtak, kaçmaya çalışırken polisin üzerine aracını sürdü.
Büyük ses getiren olayın ardından yayınlanan görüntüler uzun süre magazin manşetlerinde yer aldı. Dilan Çıtak ise olayların ardından ilk kez açıklama yaptı.
Dilan Çıtak, Bodrum'da 'dur' ihtarına uymayıp, aracını polisin üzerine sürdüğü iddası sonrası ilk kez konuştu. Olayı anlatan şarkıcı, "Polisin üzerine araba sürmedim. Polisin üzerine araba sürüyorum gibi video lanse edildi. Güzel algı yaratıldı. Talihsiz bir şey yaşamadım. Büyük etiketle doğdum. İki kişi arasında kalınabilecek olay bile medyada fazla şekilde büyütülüyor, insanlar linç dosyasını açmaya başlıyor. Orada kaza vardı, bir ambulansa yol verdim. Emniyet şeridi yolu değil, herkesin kullandığı bir yol. Ambulansa yol verince memur bey, beni çevirdi. 'Dur' ikazına durdum. Bana, ceza yazdı. Bende, 'Niçin yazdınız, ambulansa yol verdim' dedim. Agresif bir tutumla, bana söylendi. Sakinlikle karşıladım ama sonrasında olaylar istemlerin dışında büyüdü. Dikkat çektiğimizi fark ettim. Kazayı çekmeye gelen bir muhabir vardı. Olayın gidişatını gördüm ve kaçmak istedim. Polis memuru yüksek ses ve agresif tonla durdurmak isteyince reklam olmak istemedim. Daha önce başıma gelen olay, korkularım var ve anksiyetem tutacak, böyle gerileme gerek olmasın istedim.
'Beni bırakın gideyim' demeye başlayınca serüven başladı. Bağırışlar olunca korktum, arabamı hareketi edip kaçmak istedim. Baktım o da olmuyor, aracı sağa ve sola kıvırmaya çalışırken polis önüme geçti. O sırada algı videosu yakalandı. Camı kapatıp ağlamaya başladım. Silah sesi son nokta oldu. Tahminimde yoktu. İnsanlara, ben korkuyorum bu sebeple inemiyorum, polis memurunda korkuyorum silah sıkıyor' dedim. Reklam olduk ve linç edildim. Ambulansa yol verdiğim için oldu. Arabada köpeğim var, evliyim ve hamile olabilirdim. Bağırış, kavga, küfür ve hakaretim yok. İnsanlar beş dakika arabanın içinde yaşadıklarımı düşünsünler ve empati kursunlar. Çok yargılandım. O arabadaki kişiyi kız gibi görmediler. İstenilen algı bu şekildeydi, ulaşıldı. Zaten gerçekler oraya çıkacak, konu yargıda" dedi.
Çıtak, "Olaylar sırasında sizin, 'İbrahim Tatlıses'in kızıyım' demeniz çok eleştirildi. Bunu söyleme amacınız neydi, çünkü Tatlıses kimliğinizi almak istemediğinizi hep söylüyordunuz. Tam tersi söyleminiz oldu orada" sözlerine, "Orada ben, 'ünlüyüm' de dedim. Bana göre bu antipatik kelime... Normalde hayatım boyunca, 'Ünlüyüm' diye gezmedim. Bundan utanan tarafım bile var. Ünlüyüm kelimesi ve 'İbrahim Tatlıses'in kızıyım' demek bir şeylerden imtiyaz beklemek değil. Kurgu ve montaj yapan çok güzel dersine çalışmış. Cümlenin devamında, 'İnersem beni çekerler o yüzden inemiyorum' dedim. Başka bir memur, 'Neden inmiyorsunuz' deyince ağzımdan çıkan, 'Ünlüyüm' demek oldu. Bana göre itici bir kelime... Öyle bir panikte ince düşünce yapamadım. 'Korkuyorum reklam olacağım' korkusuydu. Ama bunlar kesilmiş. Bir beyefendi, 'Bebn sizi tanıyorum birinin kızısınız' diyor. O anda hatırladım, 'kendisinin kızıyım, inersem çekecekler' dedim.
Beni tanıyanlar bilir ne kendisiyle ilgili anılmak ve adını kullanmak gibi derdim olmadı. Seçme hakkım olsa, hiç o tarafı seçmek istemezdim. No-name olmak isterdim. Kendisi de onun ismini kullanmayacağımı bilir. Hiçbir zaman bana ismi fayda sağlamadı. Olay bu kaotik ismin getirisidir. Ben maalesef bir etiketle doğdum. Geçmişte kaotik olaylara karışmış, kendisi anılmasını tercih etmediğim olaylara karıştığı için insanlar istediği öfkeyi buradaki Dilan'dan çıkarıyor. Vurun Dilan'a oluyor. Maalesef o kaotik genini taşıyorum. Küfürler ve hakaretler var. Birçoğu oradaki isme hakaret ediyor. Başka nefretler kusuluyor bende..." ifadelerini kullandı.
Şarkıcı, "İbrahim Tatlıses olaydan sonra, 'Ben kabul etmiyorum'dedi. Sizi aradı mı?" sorusuna, "İncelikler olmadı. Beklemiyorum ve talebim yok. Arabadan inersem kızı olduğum için haber büyük olacağı için inmedim. Şımarık bir kız hiç olmadım. Zengin kız olarak zannediliyorsa 9 bin 500 TL'lik para cezasına kabul etmediğim için polis memuru sinirlendi. Az para değil. Ambulansa yol verip, cezayı sorguladığım için oldu. Haksız bir şey bu. Haksızlığa gelemiyorum. 15-16 yıldır araba kullanıyorum radar dışında ceza yemedim. Uzun yolda radarı bilmediğim için o yüzden ceza yedim. Kural ihlali yapmayı sevmem. Hayatım boyunca, 'Ünlüyüm' diye hiç beklentim olmadı. Bir kere bir yerde beklerken biri, 'Ünlüsünüz niye kullanmıyorsunuz' bile dediler" yanıtını verdi.
Bodrum'dan İstanbul'a gelen Çıtak, "Kendimi stüdyoya kapatmak istedim. Avukatlarım medyaya yansımayan görüntüleri talep etti. Sonuç bizim lehine olacağını bildiğim ve dilediğim için, o yüzden rahatım. Kendimi biliyorum, polisin üzerine sürmedim. Polisten değil kaotik ortamdan kaçmaya çalıştım. Normal vatandaşın kızı olsa iki kişi arasında kalırdı bu olay. Dilan Çıtak'ım işimi ve müziği yapmak istiyorum. Öbür soyadımdan ayırsınlar. Bende birini kızıyım. Annem perişan oldu. Kimse kendi kızı olduğunu düşünmeksizin linçledi. Yaşamak istediğim tek şey müzik. 11 senedir piyasayım başıma 1.5 senedir gelmeyen kalmadı" açıklamasını yaptı.
Daha önce uçakta çıkardığı olayla hafızalarda yer edinen İbrahim Tatlıses'in bir süredir küs olduğu kızı Dilan Çıtak yine skandal bir olayla gündeme geldi.
Bodrum'da Dilan Çıtak'ı polis durdurup ehliyet ve ruhsat sormak istedi. Bunun üzerine aracıyla hareket etmeye çalışan Çıtak'ı polis ekibi durdurmaya çalıştı. "Dur" ihtarına uymayan Çıtak, kaçmaya çalışırken polisin üzerine aracını sürdü.
Büyük ses getiren olayın ardından yayınlanan görüntüler uzun süre magazin manşetlerinde yer aldı. Dilan Çıtak ise olayların ardından ilk kez açıklama yaptı.
Dilan Çıtak, Bodrum'da 'dur' ihtarına uymayıp, aracını polisin üzerine sürdüğü iddası sonrası ilk kez konuştu. Olayı anlatan şarkıcı, "Polisin üzerine araba sürmedim. Polisin üzerine araba sürüyorum gibi video lanse edildi. Güzel algı yaratıldı. Talihsiz bir şey yaşamadım. Büyük etiketle doğdum. İki kişi arasında kalınabilecek olay bile medyada fazla şekilde büyütülüyor, insanlar linç dosyasını açmaya başlıyor. Orada kaza vardı, bir ambulansa yol verdim. Emniyet şeridi yolu değil, herkesin kullandığı bir yol. Ambulansa yol verince memur bey, beni çevirdi. 'Dur' ikazına durdum. Bana, ceza yazdı. Bende, 'Niçin yazdınız, ambulansa yol verdim' dedim. Agresif bir tutumla, bana söylendi. Sakinlikle karşıladım ama sonrasında olaylar istemlerin dışında büyüdü. Dikkat çektiğimizi fark ettim. Kazayı çekmeye gelen bir muhabir vardı. Olayın gidişatını gördüm ve kaçmak istedim. Polis memuru yüksek ses ve agresif tonla durdurmak isteyince reklam olmak istemedim. Daha önce başıma gelen olay, korkularım var ve anksiyetem tutacak, böyle gerileme gerek olmasın istedim.

'Beni bırakın gideyim' demeye başlayınca serüven başladı. Bağırışlar olunca korktum, arabamı hareketi edip kaçmak istedim. Baktım o da olmuyor, aracı sağa ve sola kıvırmaya çalışırken polis önüme geçti. O sırada algı videosu yakalandı. Camı kapatıp ağlamaya başladım. Silah sesi son nokta oldu. Tahminimde yoktu. İnsanlara, ben korkuyorum bu sebeple inemiyorum, polis memurunda korkuyorum silah sıkıyor' dedim. Reklam olduk ve linç edildim. Ambulansa yol verdiğim için oldu. Arabada köpeğim var, evliyim ve hamile olabilirdim. Bağırış, kavga, küfür ve hakaretim yok. İnsanlar beş dakika arabanın içinde yaşadıklarımı düşünsünler ve empati kursunlar. Çok yargılandım. O arabadaki kişiyi kız gibi görmediler. İstenilen algı bu şekildeydi, ulaşıldı. Zaten gerçekler oraya çıkacak, konu yargıda" dedi.
HİÇBİR ZAMAN BANA İSMİ FAYDA SAĞLAMADI
Çıtak, "Olaylar sırasında sizin, 'İbrahim Tatlıses'in kızıyım' demeniz çok eleştirildi. Bunu söyleme amacınız neydi, çünkü Tatlıses kimliğinizi almak istemediğinizi hep söylüyordunuz. Tam tersi söyleminiz oldu orada" sözlerine, "Orada ben, 'ünlüyüm' de dedim. Bana göre bu antipatik kelime... Normalde hayatım boyunca, 'Ünlüyüm' diye gezmedim. Bundan utanan tarafım bile var. Ünlüyüm kelimesi ve 'İbrahim Tatlıses'in kızıyım' demek bir şeylerden imtiyaz beklemek değil. Kurgu ve montaj yapan çok güzel dersine çalışmış. Cümlenin devamında, 'İnersem beni çekerler o yüzden inemiyorum' dedim. Başka bir memur, 'Neden inmiyorsunuz' deyince ağzımdan çıkan, 'Ünlüyüm' demek oldu. Bana göre itici bir kelime... Öyle bir panikte ince düşünce yapamadım. 'Korkuyorum reklam olacağım' korkusuydu. Ama bunlar kesilmiş. Bir beyefendi, 'Bebn sizi tanıyorum birinin kızısınız' diyor. O anda hatırladım, 'kendisinin kızıyım, inersem çekecekler' dedim.
Beni tanıyanlar bilir ne kendisiyle ilgili anılmak ve adını kullanmak gibi derdim olmadı. Seçme hakkım olsa, hiç o tarafı seçmek istemezdim. No-name olmak isterdim. Kendisi de onun ismini kullanmayacağımı bilir. Hiçbir zaman bana ismi fayda sağlamadı. Olay bu kaotik ismin getirisidir. Ben maalesef bir etiketle doğdum. Geçmişte kaotik olaylara karışmış, kendisi anılmasını tercih etmediğim olaylara karıştığı için insanlar istediği öfkeyi buradaki Dilan'dan çıkarıyor. Vurun Dilan'a oluyor. Maalesef o kaotik genini taşıyorum. Küfürler ve hakaretler var. Birçoğu oradaki isme hakaret ediyor. Başka nefretler kusuluyor bende..." ifadelerini kullandı.

AMBULANSA YOL VERİP, CEZAYI SORGULADIĞIM İÇİN OLDU
Şarkıcı, "İbrahim Tatlıses olaydan sonra, 'Ben kabul etmiyorum'dedi. Sizi aradı mı?" sorusuna, "İncelikler olmadı. Beklemiyorum ve talebim yok. Arabadan inersem kızı olduğum için haber büyük olacağı için inmedim. Şımarık bir kız hiç olmadım. Zengin kız olarak zannediliyorsa 9 bin 500 TL'lik para cezasına kabul etmediğim için polis memuru sinirlendi. Az para değil. Ambulansa yol verip, cezayı sorguladığım için oldu. Haksız bir şey bu. Haksızlığa gelemiyorum. 15-16 yıldır araba kullanıyorum radar dışında ceza yemedim. Uzun yolda radarı bilmediğim için o yüzden ceza yedim. Kural ihlali yapmayı sevmem. Hayatım boyunca, 'Ünlüyüm' diye hiç beklentim olmadı. Bir kere bir yerde beklerken biri, 'Ünlüsünüz niye kullanmıyorsunuz' bile dediler" yanıtını verdi.

POLİSTEN DEĞİL KAOTİK ORTAMDAN KAÇMAYA ÇALIŞTIM
Bodrum'dan İstanbul'a gelen Çıtak, "Kendimi stüdyoya kapatmak istedim. Avukatlarım medyaya yansımayan görüntüleri talep etti. Sonuç bizim lehine olacağını bildiğim ve dilediğim için, o yüzden rahatım. Kendimi biliyorum, polisin üzerine sürmedim. Polisten değil kaotik ortamdan kaçmaya çalıştım. Normal vatandaşın kızı olsa iki kişi arasında kalırdı bu olay. Dilan Çıtak'ım işimi ve müziği yapmak istiyorum. Öbür soyadımdan ayırsınlar. Bende birini kızıyım. Annem perişan oldu. Kimse kendi kızı olduğunu düşünmeksizin linçledi. Yaşamak istediğim tek şey müzik. 11 senedir piyasayım başıma 1.5 senedir gelmeyen kalmadı" açıklamasını yaptı.